Hoş geldiniz!

Benim derdim ne?

Muradım orada burada gördüklerimi, gözüme çarpanları ,gözüme batanları,gözden kaçanları, gözüme girenleri, özellikle basındaki Türkçe yazım ve söyleyiş detaylarını,habercilik hatalarını,sevaplarını yazıvermek...

Kimseyi kırmak,aşağılamak yok...

Eleştirilerin zekice ve efendice yapılanları kabulüm..

Saygılar...








Tevfik Fikret etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Tevfik Fikret etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

3 Temmuz 2025 Perşembe

Namık Kemal,Eşref, Tevfik Fikret, Mehmet Akif , Avnî

Yahu bu eski şairler de bayağı münafıkmış. Şu Namık Kemal'in dediğine bak hele:

“Ne mümkün zulm ile bîdâd ile imha-yı hürriyet!

Çalış, idraki kaldır muktedirsen âdemiyetten.”

Hürriyet diyor idrak diyor bir de padişaha çemkiriyor.

"Muktedirsen?"

Bak bak lafa bak.Tivitir olsaydı tivit de atardı bu😅.Eee Abdülaziz merhum gidince 2.Abdülhamit de yeniden sürgüne gönderiyor onu .Ulu Hakan bu dahası var mı?😅😅

Namık Kemal Sakız adasında görevli iken 1888 yılında 48 yaşında vefat eder.Vasiyeti üzerine daha sonra  cenazesi Gelibolu'ya getirilerek Bolayır köyünde toprağa verilir.Şair için mermer bir mezar yaptırılır.Mezarın planını da Tevfik Fikret çizer. Ama Şair Eşref hicvi patlatır.Mealen (Sanmayın padişah onun için mezar yaptırdı.Bir daha kalkmasın diye üstünü mermerle kapattırdı) .Eşref de az değilmiş.Münafığın önde gideni.😮😅Şöyle buyurmuş bir hicvinde de:

"Bir soğan soyulurken yaşarıyor da gözler,

Vatandaş soyulurken aldırmıyor öküzler!

Hayadan eser yoktur nafile bütün sözler,

Beyhude inat etme hemen salla başını,

Dilini tut, uslu dur, zıkkımlan maaşını."

Şahsım çok ayıpladı ikisini de..😧😅

Peki 2. Abdülhamid? 

Ulu Hakan mı Kızıl Sultan mı?

Ben bilemem.

Mehmet Akif'e kulak verelim:

"Gölgesinden bile korkup bağıran bir ödlek

Otuzüç yıl bizi korkuttu şeriat diyerek"

Bu da onun mısraları:

"Zaman gelsin de görsün böyle dünyalar kadar zillet,

Otuzüç yıl devam etsin,başından gitmesin  nekbet"

Nekbet=felaket.


Mehmet Akif'in hiç anlaşamadığı Tevfik Fikret ne demiş acaba bir suikastten kılpayı kurtulan 2.Abdülhamit için ?

"Ey şanlı avcı dâmını beyhude kurmadın

Attın.Fakat yazık ki yazıklar ki vurmadın"

dâm=tuzak.

İki düşman şairi birleştiren nokta.

Valla ben demedim onlar dedi😅😅

Biraz daha geriye gidelim ; 

Sâkıyâ mey sun ki bir gün lalezar elden gider

İrişür fasl-ı hazan bağ ü bahar elden gider

Her nice zühd ü salâha mâil olur hatırım

Gördüğümce ol nigarı ihtiyar elden gider.

Avni

---------

Saki şarap ver bir gün lalezar elden gider

Hazan mevsimi gelir bağ bahçe elden gider

Gönlüm ne kadar arınma ve kurtuluşa meyletse de

O sevgiliyi görünce irade elden gider.

****

Avni. Bildiğiniz Fatih Sultan Mehmet.

Atalarımızda ne cevherler varmış, bugünü düşününce aklımız elden gider.🤨😅


7 Haziran 2012 Perşembe

Elbet Sabah Olacaktır'a ilişkin notlar.


            Bu sayfaya resimdeki kitapla ilgili olarak yayınevine yazdığım mektubu aldım.
"    Sayın yetkililer,
      Elbet Sabah Olacaktır hakkında görüşler:
      Kitap,Tevfik Fikret’le ilgiliydi , Hıfzı Topuz yazmıştı,Remzi Kitapevi yayınlamıştı.Üç neden yeterliydi,koşup aldım.Ama okurken şevkim kırıldı,tadım kaçtı.Anladım ki kitabın sonunda teşekkür edilen şahıslar,89 yaşındaki yazara pek de yardımcı olmamışlardı.Ne bileyim bir özensizlik vardı kitapta.Tevfik Fikret’in doğum tarihi vardı ama,ölüm tarihi yoktu.Sf: 239 ‘da “14 Ağustos günüydü” deniyordu ama hangi yıl olduğu belli değildi.Cenaze Eyüp’te defnedilmişti.Mezarının Aşiyan’a ne zaman nakledildiğinden söz edilmiyordu.
      Ve şiirler. Fikret’in o güzelim şiirleri,bugünkü Türkçe’ye çevrilmişti.Peki o dizeleri Fikret’in dilinden okuyanlar ne olacaktı? En azından şiirlerin orijinal haliyle de  eklenmesi düşünülmemişti.
      Sayın yetkililer,kitapta gözüme batan bazı noktaları aşağıda sıraladım.İnsan hali, hatalı bir bilgi yazdıysam affedin.Elbette,bir eser yaratmak zor,eleştirmek kolaydır.Ama kitabınızda sürekli özenli olduğu vurgulanan Tevfik Fikret biraz daha özeni hak ediyordu bence.  
Sf: 53

“Sıdıka’nın kocası sonraları ünlü bir yazar olan Ahmet Hikmet Bey’in (Müftüoğlu) kardeşiydi.Ahmet Hikmet Galatasaray’da okumuştu.Ama,Tevfik eniştesi olacak adamı daha önceleri hiç görmemişti.Enişte,Tevfik’ten 10 yaş kadar büyüktü.”
Sf: 68

“Daha sonra akıllarına kardeşi Tevfik’in ablası Sıdıka’yla evlenen Ahmet Hikmet geldi.Hikmet Bey’le aralarında bir aile bağı vardı.Ahmet Hikmet Yunan isyanı sırasında öldürülen Mora Müftüsünün torunuydu.Tevfik’ten üç yaş küçüktü.

Sf.137
“Sıdıka’nın kocası,Fikret’in Servetifünun’dan dostu Ahmet Hikmet’le kardeşti”

 Eniştenin adını bir yerde yazıverseydiniz bu kadar dolambaçlı cümlelere gerek kalmazdı.

 Sf:55

“Tevfik 1875 tarihinde Sultani’den ayrıldı. O günlerde ödenmemiş dört maaşı vardı.”
1867 doğumlu Tevfik Fikret öğretmenlik yaparken Sultani’den ayrıldığına göre 8 yaşında olamaz. İstifa tarihi 1890’lı bir yıl olmalı.

Sf: 90

“…Mehmet Rauf,o aylarda Fikret’in halasıyla tanıştı.Deli gibi aşık oldu ve evlendiler”

Sf:90

“Rauf,tıknaz,kısa boylu,kalın cam gözlüklü,sesi hiç çıkmayan çekingen bir gençti.Fikret’in halasının kızı Sermet Hanım’la evlendi”
Allah aşkına Mehmet Rauf kiminle evlendi Fikret’in halasıyla mı halasının kızıyla mı?

SF:18

Tevfik Fikret’in   müdürlükten ayrılması haberi 10 Nisan 1910’da gazetelerde yayınlandı…”

Sf:193

“Tevfik Fikret’in müdürlükten çekilmesi üzerine Şehzade Abdülmecit Efendi,oğlu Ömer Faruk’u okuldan aldı”

 Sf: 195

“Ömer Faruk’un Viyana’dan hocasına yolladığı mektupların sonuncusu 13 Şubat 1902 tarihini taşıyordu.”

1902 olamaz çünkü Ömer Faruk’un Viyana’ya gidişi zaten 1910’dan sonra.
İyi günler,saygılar……………….Birgül Ergev"

Mektup burada bitiyor.Aldığım cevap mı? Siz nerede yaşyorsunuz Allah aşkına,burası Türkiye..