Hoş geldiniz!

Benim derdim ne?

Muradım orada burada gördüklerimi, gözüme çarpanları ,gözüme batanları,gözden kaçanları, gözüme girenleri, özellikle basındaki Türkçe yazım ve söyleyiş detaylarını,habercilik hatalarını,sevaplarını yazıvermek...

Kimseyi kırmak,aşağılamak yok...

Eleştirilerin zekice ve efendice yapılanları kabulüm..

Saygılar...








18 Haziran 2011 Cumartesi

teşriki mesai ne ola ki?

Teşrik,Arapça bir kelime.Şirket,ortaklık kökünden türemiş.Mesai de Arapça..Sa'y,çalışma,gayret kökünden türetilmiş.Teşriki mesai de bir amaç için kurulan çalışma arkadaşlığı,mesaide ortaklık,dayanışma anlamlarına geliyor ve daha çok da (iş arkadaşlığı) anlamında kullanılıyor.تشرئك مساعئhttp://www.hurriyet.com.tr/magazin/yazarlar/18057226.asp?yazarid=105&gid=61
adresinde Cengiz Semercioğlu yazıyor:
"Geçmişte teşviki mesaimiz de oldu"
Yukarıdaki açıklamalar ışığında şöyle diyebiliriz: Bu deyimin teşvikle hiç ilgisi yok...
Semercioğlu,birkaç gün sonraki yazısında ise "Okurun gözünden kaçmıyor" dedikten sonra,her kelimenin yazılışına dikkat etmek gerektiğini belirterek (düzeltir,özür dilerim) diye yazıyor..
Yanlışı görmek ve kabul etmek bir erdemdir...
Bir örnek daha .Bu kez Radikal'den..
Erkan Aktuğ,Sevin Okyay'la söyleşi yapmış.Aşağıdaki alıntı oradan:
"Sevin Ablamızla teşviki mesaimiz o tarihte başladı, şimdilerde ‘uzaktan’ da olsa sürüyor. "
Herhalde bu yanlış en çok Sevin Okyay'ı üzmüştür.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Siz ne dersiniz?
Anonim seçeneğini deneyin...