Hoş geldiniz!

Benim derdim ne?

Muradım orada burada gördüklerimi, gözüme çarpanları ,gözüme batanları,gözden kaçanları, gözüme girenleri, özellikle basındaki Türkçe yazım ve söyleyiş detaylarını,habercilik hatalarını,sevaplarını yazıvermek...

Kimseyi kırmak,aşağılamak yok...

Eleştirilerin zekice ve efendice yapılanları kabulüm..

Saygılar...








Ulalıca etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Ulalıca etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

17 Ağustos 2014 Pazar

Ulalıca,Ula,Ula ağzı 2


Ve Ulalıca bazı kelimeler
yasteç=büyük kesme tahtası (adı üstünde tahtadan olacak)
hapaz= büyük tahta spatula,sac ekmeğini çevirmek için
billor=bardak
bardak=testi
testi,desti= küçük toprak küp
gandil=lamba
asmalı gandil= gemici feneri
bestel=içinde meyve,kabak,karpuz kabukları pişirilmiş pekmez
ağda=pekmez
isbirte,ispirte= kibrit (muhtemelen Yunanca spirtadan)
iç donu= don
sofralık= sofra tahtası
ekmek mendili= ekmeklerin kurumaması için sarıldığı kalınca örtü
ensi= yanan odun parçası
ısıran= soba,mangal için kullanılan demir spatula
ölçermek:yanan odunları düzeltmek,
tütün kazığı= fidan dikmeye yarayan ucuna demir geçirilmiş tahta çubuk:Sivri tarafı toprağa sokulur,biraz döndürülür,çekilir,oluşan çukura fidan konur,tütün kazığı fidanın birkaç santim yanına tekrar sokulup,fidanın sıkışması sağlanır.Böylece fidan sabitlenmiş olur.Tütün kazığı denmesinin nedeni de eskiden yörede yaygın olarak tütün yetiştirilmesi.
gırmandal=tütünlerin kurutulduğu kerevet
keletir:çok büyük sepet
urfasa: uğurlu olduğuna inanılan şey
cırcır: fermuar
manar: büyük balta
ganişeden (kan işeten):zakkum
zulfata ağacı:okaliptus
zulfata: kinin
yolkapı: bahçe kapısı
kaynatma: büyük yassı bakır kazan
gönlü bulanmak: midesi bulanmak
emsiz: beceriksiz,sakar
kapaksız: büyüklerine cevap yetiştiren

çocuklar için (terbiyesiz)
şapdamak: büyüklerine cevap yetiştiren çocuk

mostra,mostralık: örnek
tarna:tarhana
şaşta: nişasta
çitim: Genelde üzüm için.Salkımın küçük parçası.
Bazen de -r- ile başlayan kelimelere sesli harf ekleniyor:

irezil,ırakı,ercep,
irenk:
İşte bunu hayatta tahmin edemezsiniz;salça.
hayat,evin hemen önünde,genelde üstü çardakla örtülü,zemini süpürmekten sertleşmiş toprak olan avlu.
nahasın:nasılsın
irim: iki tarafı ağaçlı patika
meşgit:mescit

yargın:sırt
çiğin: omuz
mandil:mendil
Tütün kazığı
çelmek:Ayak ayak üstüne atmak.Pek hoş karşılanmaz.
bingeşmek:ayakkabı vb için,üst üste gelmek.İşlerin ters gideceğine yorulur.O nedenle ayakkabı hemen düzeltilmelidir..
yemiş: incir
kuru yemiş:kuru incir.Ula'da bu kullanım komik olaylara yol açar.Kuru yemiş istediğinizde büyük ihtimalle size kuru incir ikram ederler..
horansa:pırasa
sokum: Ekmek vb için,bir parça,bir lokma..
örke:öfke
kuyruklu: akrep
şırkmak:birini şiddetle sarsmak
tebdili şaşmak:  uykudan aniden kalkma veya bir şok anında nerede olduğunu bilememek,yönünü şaşırmak
acızlanmak:(muhtemelen Arapça aciz kelmesinden türetilmiş)Bir şeye üşenmek,yapası gelmemek..

 

28 Aralık 2009 Pazartesi

Ulalıca,Ula,Ula ağzı 1


Ulalıca..Adından anlaşılacağı gibi Muğla'nın Ula ilçesi ve köylerinde kullanılan dil.Ben aynı ildeki ilçelerin bile farklı söyleyiş biçimleri olduğunu daha çocukken farketmiştim.Ortaokul için gittiğim Muğla'da konuşulan Türkçe ile Ula'daki nerdeyse tamamen farklıydı.İki yerleşim birimi arasındaki uzaklık ise sadece 11 km.Örneğin Muğlalılar ismin -e halini -i hali gibi söylerler.Muğlalıların "Bana bal ver " yerine " Beni bal ver" ,"Bana çay ver" yerine de "Beni çay ver" dediğini duyarsanız şaşırmayın..Gelelim Ulalılara..Ula'da Türkçe yüzyıllar öncesinden donup kalmış gibidir.Bugün hiç bir ağızda rastlamayacağınız ekler Ula'da kulağınıza çarpar..Şimdiki zaman eki -yor Ula'da birçok fiile -durur şeklinde eklenir.sondaki (r) sesi de düşer..geliyor yerine gelipduru,yiyor yerine yiipduru,okuyor yerine okupduru.

Bu söyleyiş biçim Muğla'nın genelinde ve diğer bazı Ege yerleşimlerinde de görülür.Ve Ula'ya özgü bir başka ilginç söyleyiş biçimi; olumsuz cümlelerde - mi soru eki yerine (yok mu?) soru şeklinin kullanılmasıdır.Örneğin birine Görmüyor musun? diye sormak yerine Ulalılar (Gördüğün yok mu?) derler.Yemiyor musun?= Yidiğin yok mu?Duymuyor musun? = Duyduğun yok mu?Gene soru cümlelerinde -durur ekinin soru biçiminde söylendiği de olur..Geliyor mu?= Gelipduru mu?Hala yatıyor mu?= Hala yatıpduru mu?Gene Ulalıların kullandığı bir başka yardımcı fiil de -gelmek..Bu yardımcı fiil diğer yörelerdekinden farklı kullanılır Ula'da..Örnek:geliyor= geliqgelii (gelip gelir)yakıyor = yakıqgeli (yakıp geliyor) Burada Q sesini bilerek kullandım.Çünkü k sesi bunu tam karşılamıyor
O zaman  Muğla ilinde tek bir lise vardı.O da Muğla'daki Turgut Reis Lisesi.İlçelerden gelenler Muğla'da pansiyonlarda ya da kiraladıkları evlerde kalırdı.Biz bir arkadaşın hangi ilçeden geldiğini bilmesek de konuşmasından memleketini şıp diye anlardık.O kadar farklı söyleyişler vardı.

not: Bunlar bilimsel bir saptama olmayıp Türkçe'nin ilginç bir kullanımını örneklemek sadece...