Kitabın adı:Limon Ağacı.Yazan Sandy Tolan.Çeviren:Engin Wang..
Bildik Filistin-İsrail ikileminde geçen öykünün konusu harika.Neredeyse gün gün bir tarihe tanıklık ediyoruz..Ama ama ama...
Kitabın daha ilk sayfalarında başlayan Türkçe hataları beni bir türlü rahat bırakmıyor ve kitapla aramda kocaman bir duvar oluşturuyor..Ve oturup ilgili yayınevine aşağıdaki mektubu yazıyorum:
" Sayın yetkili,
Limon Ağacı kitabınızı okumaktayım.Ama duraklayarak ve kelimelerin altını çizerek..Çünkü Türkçe hataları ve yazım bozuklukları akıl alır gibi değil…
Okuyup geçeyim ve bunlara boş vereyim dedim ama içim rahat etmedi.Nereden başlasam bilmiyorum ama ,takıldığım cümleleri ve kelimeleri sayfa numarasını yanına yazarak ileteyim dedim…
İngiliz kuvvetlerinin oturum (?) yerleri…(37)
Bir delege………….dikeceklerdi (özne-yüklem uyumsuz) (38)
Kalabalık…………..uğramışlardı (özne-yüklem uyumsuz) (39)
Kızların okul öğretmenleri (40)
Atlarla çekilen arabalar markete girerken….( pazaryeri olmasin) (40)
Sephardic Yahudilerin (Safarad olmasin) 65
Kırk yedi bin Bulgaristan Yahudileri ( Yahudisi demek gerekmiyor mu?) (75)
Okul öğretmenleri ..( öğretmen demek yetmiyor mu?) 78
Dört tanksavar silahlar…. (silah ) (93)
Yalınayaklı birliğin…(yalınayak) 95
İnsafsizca çok zekice saldırı …(?) 100
Zeytin ağaçlıkları (?) (Türkçe'de zeytinlik)134
Fava yardımı (?) 135
Oryantal feryatlar….137
Gamal Abdul Nasser (Cemal Abdülnasir yada kisaca Nasir diyoruz)
Fetih (186) Fatah (187)
Mohammed Heikal (Türkiye'de Muhammet Hasaneyn Heykel diye bilinir.Ünlü gazeteci.. ) 198
5 Haziran 1967 yılında (tarihinde) (199)
Umm Kulthum (Ümmü Gülsüm olmasin?) 201
Bunlar Dalia’nin İsrail ordusundaki aynı yaştakilerdi (yaşıtları) (226)
Hapishane gardiyanları (gardiyan yeterli ) (281)
İnanın takıldığım sözcükleri çizmekten yoruldum…Emeğe saygım var,çeviren arkadasın Türkçe'sinde hatalar olabilir, ama bunu redakte edecek bir editörünüz yok mu?...Kolaylıklar diliyorum…"
diye bitirmişim mektubu .Bana en dokunan şey de kitabın Elif Şafak tarafından "önerildiğinin" yazılması..Ama kitabı okurken anlıyoruz ki Elif Şafak -muhtemelen- kitabın İngilizcesini görmüş.Limon Ağacı'nın Türkçe'ye çevrilmiş halini görseydi eminim Elif Şafak bu "öneride bulunurken" bir kez daha düşünürdü...
Bildik Filistin-İsrail ikileminde geçen öykünün konusu harika.Neredeyse gün gün bir tarihe tanıklık ediyoruz..Ama ama ama...
Kitabın daha ilk sayfalarında başlayan Türkçe hataları beni bir türlü rahat bırakmıyor ve kitapla aramda kocaman bir duvar oluşturuyor..Ve oturup ilgili yayınevine aşağıdaki mektubu yazıyorum:
" Sayın yetkili,
Limon Ağacı kitabınızı okumaktayım.Ama duraklayarak ve kelimelerin altını çizerek..Çünkü Türkçe hataları ve yazım bozuklukları akıl alır gibi değil…
Okuyup geçeyim ve bunlara boş vereyim dedim ama içim rahat etmedi.Nereden başlasam bilmiyorum ama ,takıldığım cümleleri ve kelimeleri sayfa numarasını yanına yazarak ileteyim dedim…
İngiliz kuvvetlerinin oturum (?) yerleri…(37)
Bir delege………….dikeceklerdi (özne-yüklem uyumsuz) (38)
Kalabalık…………..uğramışlardı (özne-yüklem uyumsuz) (39)
Kızların okul öğretmenleri (40)
Atlarla çekilen arabalar markete girerken….( pazaryeri olmasin) (40)
Sephardic Yahudilerin (Safarad olmasin) 65
Kırk yedi bin Bulgaristan Yahudileri ( Yahudisi demek gerekmiyor mu?) (75)
Okul öğretmenleri ..( öğretmen demek yetmiyor mu?) 78
Dört tanksavar silahlar…. (silah ) (93)
Yalınayaklı birliğin…(yalınayak) 95
İnsafsizca çok zekice saldırı …(?) 100
Zeytin ağaçlıkları (?) (Türkçe'de zeytinlik)134
Fava yardımı (?) 135
Oryantal feryatlar….137
Gamal Abdul Nasser (Cemal Abdülnasir yada kisaca Nasir diyoruz)
Fetih (186) Fatah (187)
Mohammed Heikal (Türkiye'de Muhammet Hasaneyn Heykel diye bilinir.Ünlü gazeteci.. ) 198
5 Haziran 1967 yılında (tarihinde) (199)
Umm Kulthum (Ümmü Gülsüm olmasin?) 201
Bunlar Dalia’nin İsrail ordusundaki aynı yaştakilerdi (yaşıtları) (226)
Hapishane gardiyanları (gardiyan yeterli ) (281)
İnanın takıldığım sözcükleri çizmekten yoruldum…Emeğe saygım var,çeviren arkadasın Türkçe'sinde hatalar olabilir, ama bunu redakte edecek bir editörünüz yok mu?...Kolaylıklar diliyorum…"
diye bitirmişim mektubu .Bana en dokunan şey de kitabın Elif Şafak tarafından "önerildiğinin" yazılması..Ama kitabı okurken anlıyoruz ki Elif Şafak -muhtemelen- kitabın İngilizcesini görmüş.Limon Ağacı'nın Türkçe'ye çevrilmiş halini görseydi eminim Elif Şafak bu "öneride bulunurken" bir kez daha düşünürdü...
Bir not: Geçen gün kitapçıya uğradığımda Limon Ağacı'nın yeni baskısını gördüm.Kitabın çevirmenini değiştirmişler.Ama yukardaki düzeltmeleri yapıp yapmadıklarını tabii ki anlayamadım..Yanımda bu notlar olmadığı için kontrol olanağım olmadı.Kitabı ikinci kez satın alacak halim de yok..Bir yerde inceleyebilirsem tekrar yazarım..
Her dediğinize sonuna kadar katılıyorum.. Dehşet bir Türkçe.. İngilizcesini okuyacağım..
YanıtlaSil